Köyün sessiz gecelerinden birinde, 30 yaşındaki Merve, ahşap evinde yalnızdı. Evde kalmış, güzelliği dillere destan Merve, içindeki bastırılmış arzularla boğuşuyordu. Elinde bir bira şişesi, loş lamba ışığında yatağına uzandı. Kalbi hızla çarparken, şişeyi yavaşça amına soktu. Acı ve haz karışımı bir inilti kaçtı dudaklarından. Kimsenin bilmediği bu sırrı, Merve’nin yalnızlığını dolduruyordu. Dışarıda rüzgar uğul darken, o, kendi bedeninde kaybolmuştu. Sabah uyandığında, şişe yatağın kenarındaydı. Merve aynaya baktı; yüzünde garip bir huzur, ama kalbi hâlâ boştu.
Yorum